Her taşı ihtişâm hayrandır âlem Keşif seyir huzur hâl makam kelâm Eren evliyaya hürmetle selam Kalbi destanlaşan ne visâller var Bursa bir sevdadır Bursa Şehriyâr
Bir Lâyla Nilüfer cilveli akar Uludağ gerdandan Bursa’ya bakar Zirveye kar yağar gelinlik takar Alemi bulutlu minareler var Bursa zor sevdadır Bursa Şehriyâr
Osmanlar Orhanlar bağrında yatar Yatar göğe doğru aşk ile tüter Bülbül güle değil yeşil’e öter Yeşile buutlu konakları var Bursa yar sevdadır Bursa şehriyâr
Ulu câmi şahlan gözyaşını sil Senli mefkûreler hüzünsüz değil Okunur ezânlar kurtuluşa gel Şehadet umutlu şühedalar var Bursa hür sevdadır Bursa şehriyâr
Eski dokumalar tuğra yazılı Erguvân bezeli inci dizili Şehr-i Emir Sultan Buhara eli Ötelere mutlu bahtiyarlar var Bursa bir sevdadır Bursa şehriyâr
Gözlerim boşalır esince rüzgâr Mefkûre insanı ey Gâzi Hünkâr Hem şehrin sultanı Hüdavendigâr Sükûna biatli leylaları var Bursa zor sevdadır Bursa şehriyâr
Düşündüm Yavuz’u Humus Halebi Yıldırım Beyazıt Mehmet çelebi Tebrizli Mevlânâ Mollâ Arabî Uhrevi kanatlı çelebiler var Bursa yâr sevdadır Bursa şehriyâr
Ses verir mekânlar bir devin sesi Tarihi kültürü çilehanesi Belki yazdıklarım bir kum tanesi Saltanatlı kale kapıları var Bursa hür sevdadır Bursa şehriyâr
Ulubat Üftâde Çınar Kozahan Geyvehan Hamzabey Oylat Emirhan Vur tokmak davula haydi Mehterân Surları heybetli tepeleri var Bursa bir sevdadır Bursa şehriyâr
Payitaht iklimi Bursa’ya geldim Tarihe büründüm mâziye daldım Somuncu Baba’dan nasihat aldım Baktım üç boyutlu ne mânalar var Bursa zor sevdadır Bursa şehriyâr
Kutsi bir yadigâr renk renk ne varsa Edirne Hakkâri Sinop’tan Kars’a Derin tasavvurlar söyletir Bursa Tekbir, beyaz atlı öncüleri var Bursa yâr sevdadır Bursa şehriyâr
Bursa ebediyet Micingirt adım Yazdım hecelerde huzur aradım Ben kutlu beldeyi anlatamadım Bağrında hikmetli şuâralar var Bursa hür sevdadır Bursa şehriyâr
Ömer Ekinci Micingirt
_________________________________
Devrik Çınar
Uhrevi ikliminde Ulucami el eder Dibinde gececiler tepinir ateş yakar Dervişler şarkı söyler köpek havlar el eder Bilirim devrik çınar senin büyük derdin var
Gölgelerin küçülmüş ağıt halin yas işin Umutsuzluk çığlığı çıldırtıyor susuşun Yamaçlar boynu bükük delik deşik esişin Zamana can veriyor senle estikçe rüzgar
Mehtabı izleyelim sırtın sırtıma yasla Yıkık mâziden anlat kulağıma ihlâsla Sevmem nevbaharları istemiyorum asla Nedametli haldeyim çok geç hem neye yarar
Kim bilir niceleri gölgende gölgelendi Ruhum senle dinlendi kaygılarım elendi Sabahın sükutunda gözyaşlarım bilendi Doğrul yeniden ses ver doğrul be devrik çınar
27.03.13 Bursa
Ömer Ekinci Micingirt
___________________________
Bu Şehrin
Bu şehrin koynundan Nilüfer akar Uludağ’a doğru başlar bir niyâz Gecenin apayrı şehrâyini var Gül yüzlü kubbeler zarif bembeyaz
Kubbeler içine bir derviş gibi Değişme geceyi derin uykuya Mesele pek müthiş görünmez dibi Fıtrat çığlığıyla beynini yuya
Heybetli esiyor manevi rüzgar Pas tutmuş zihinler duyamaz ancak Her gece eser mi tekrar ne kadar Sokaklar pek muhkem keşke yağacak